Çağdaş düşünür Peter Sloterdijk, önceki yüzyılın bizlere miras bıraktığı yükleri, öğretileri ve umutları farklı perspektiflerden irdeliyor. Geçmiş yüzyılı anlamak için ekonomiden felsefeye tüm alanlarda yeni yaklaşımlara gereksinim olduğunu öne süren Sloterdijk, 20. Yüzyılda Ne Oldu? ile olaylara ve ideolojilere odaklanarak yüzyılı anlamanın mümkün olmadığını savunuyor.

Okurlarını şaşırtmayı seven yazar, insanlık tarihine savaş, kıyım ve devrimleriyle damgasını vuran aşırı yüklü bu yüzyılı, alışıldık tarihsel ya da ideolojik bakış açılarıyla ele almıyor. Sloterdijk’e göre olaylara ve ideolojilere odaklanarak 20. yüzyılı anlamak mümkün değil. Sloterdijk, “Yirminci yüzyılın baskın motifi, kendini ‘hakikati burada ve şimdi dolaysızca harekete geçirme iradesi’ olarak gösteren şeydir” diyor.

Sloterdijk geçmiş yüzyılı anlamak için okurları, Sanayi Devrimi’nden başlayan ve devam etmekte olan insanın dünyaya etkisinin en üst düzeyde olduğu Antroposen’in (İnsan Çağı) anlamı, insanların evcilleştirilmesi, denizin önemi, küreselleşmenin felsefi veçheleri gibi bir dizi ilgili konunun yanı sıra Derrida ve Heidegger’in siyaseti üzerine de yeniden düşünmeye davet ediyor.

Tellekt Yayınları’ndan çıkan 280 sayfalık 20. Yüzyılda Ne Oldu? Mustafa Tüzel çevirisiyle okuyucuyla buluşuyor.